Van
Sağlık Bakanlığının 25 Eylül-1 Ekim tarihlerini havi verilerine göre, Kovid-19 vaka sayısının 100 bin insanda 35,76 ile Türkiye'de minimum vakanın görüldüğü vilayetler ortada evvela tam toprak düzlük Van'da, salgının arama dibine katılması ve bağışıklığın sağlanmasına müteveccih icraat bitmeme ediyor.
Valilik koordinasyonunda rustik bölgelerdeki mahalleleri, şişman emek vermek alanlarını dolaşan, şehrin nice noktasında aşı stantları kuran ekipler, ikinci düze aşılamada yüzdelik 62,8 ile turuncu kategoride toprak düzlük şehrin endamsız müddette evvela soluk arkası sıra da gökçe kategoriye geçmesi düşüncesince efor gösteriyor.
Hastanelerde Kovid-19 tedavisi gören hastaların yakınları da aşı stantlarını görüşme ederek hem aşılarını yaptırıyor bununla birlikte yaşadıkları sıkıca süreci anlatıp vatandaşları inandırma etmeye çalışıyor.
Özverili icraat yardımıyla hadise sayısının düşmüş bulunduğu kentte, hastaneler de yoğunluğun azalmasıyla kapattıkları servisleri açarak rutin hizmetlerini sürdürmeye başladı.
"Yoğun bakımlardaki eksilme ilmî hakikatı gösterdi"
Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Dursun Odabaş Tıp Merkezi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Ümit Haluk İliklerden, AA muhabirine, şehirde aşı oranının yükselmesiyle olaylarda ehemmiyetli düşüşün yaşandığını söyledi.
Van'da keyif mensuplarının Kovid-19 salgınına gönül rahatlığı cansiparane savaşım ettiğini tamlayan İliklerden, şunları kaydetti:
"Vakaların azalmasıyla alışılagelen cerrahi müdahale ve keyif hizmetlerimizi hazırlamaya başladık. Bu, keyif personelleri ve rutin keyif hizmeti muntazır yurttaşlar düşüncesince vazgeçilmez birlikte durumdu. Bunu sağlayıcı en ehemmiyetli aktif fiil aşı oldu. Aşıyla ilgilendiren meydana getirilen kurgusal açıklamaların hepsinin yalan, hata bulunduğu görüldü. Aşılama oranının artmasıyla koyu iş ünitelerindeki parasız sayısının azalması ilmî hakikatı gösterdi. Tüm keyif çalışanlarının, matbuat mensuplarının, mülki ve yönetimsel amirlerinin aşı çalışmalarıyla ilgilendiren başlıca kampanyaları, emek harcamaları oldu."
Hastane yatışlarındaki azalmasında aşının aşırı başlıca tesirinin bulunduğunu vurgulayan İliklerden "Aşı karşıtı olan, aşıyı benimsemeyen, aşının birlikte öneminin olmadığını düşünen nice kişi, Kovid-19'a yakalanarak merkezimizde otama oldu. Aşı yaptırmamanın pişmanlığını canlı bu hastalar iyileşir iyileşmez aşılarını yaptırdı. Pandemiyle mücadelenin en çarpıcı silahı aşıdır." dedi.
"Herkesin aşısını yaptırması gerekiyor"
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yunus Demirkol ise döllenme faaliyetlerinden sonraları hem koyu bakımlarda ve bununla birlikte servislerde otama gören parasız sayısında yaşanmış olan düşüşün muştulu bulunduğunu dile getirdi.
Vakaların azalmasında aşı emek harcamaları ve toplumdaki muafiyet oranının artmasının çarpıcı olduğuna dikkati çekici Demirkol, "Aşı sıfır yurttaşlarımız behemehâl yaptırmalı. Önümüz kış. İnfluenza, sezonluk enflüanza kadar nice salgınla gönül rahatlığı karşıya kalabiliriz. Kişi bu zamanda Kovid-19'a ve bu salgınlardan birine ayrımsız anda yakalanırsa hem ahiret yolculuğu bununla birlikte rahatsızlığı şimdi ağırbaşlı nakil riski erdemli olur. Çoğu hastanın 'keşke aşı olsaydım', 'aşı olma, aşı zararlıdır diyenleri dinlediğim düşüncesince aşırı pişmanım' diyen hastaları aşırı gördüm. Bu pişmanlığı yaşamamak düşüncesince her insanın aşısını yaptırması gerekiyor." niteleyerek konuştu.
